Su ve Çevre Teknolojileri Dergisi 130. Sayı (Mayıs 2019)

suvecevre.com 37 05 / 2019 • SU VE ÇEVRE TEKNOLOJİLERİ PORTRE & RÖPORTAJ sahip olan İzmir, o dönemde herkesin birbirini tanıdığı küçük bir şehirdi. Deniz oldukça temizdi ve Alsan- cak’tan denize girilirdi. Denizin temiz olması nedeniyle yunusları, deniz kap- lumbağalarını ve deniz atlarını göre- bilme imkanına sahiptik. İlerleyen yaşlarıma doğru birçok şey gibi deniz de yavaş yavaş kirlenmeye başladı...” Burkut, bir kartal türü “Soyadımız olan ‘Burkut’, Asya kıtasında yaşayan bir kartal türü- dür. Bazı ülkelerde ‘Bürküt’ olarak adlandırılıyor. Yuvadan alınan Burkut kartalı yavrusu, avcı ailelerce yetiştiril- dikten sonra kurt ve tilki avında kul- lanılıyor. Soyadı kanunu sonrasında dedem Ali Kaptan da bu isme karar vererek, telgraf aracılığıyla aile içinde ulaşabildiği herkese ulaşmış ve Burkut soyadının alınmasını önermiş...” Galatasaray Lisesi’ne doğru... “İlkokulu Alsancak’ta tamamla- dıktan sonra yine Alsancak’ta bulu- nan ve Fransızca eğitim veren Saint Joseph Ortaokulu’na, ardından da bu okulun lise bölümü olmamasından dolayı İstanbul’da bulunan Galatasa- ray Lisesi’ne devam etmiştim. Lisenin çok güçlü bir eğitim sistemi vardı ve neredeyse bütün öğretmenler Fran- sız’dı. Bu nedenle coğrafya, tarih ve edebiyat derslerinin haricindeki tüm derslerde Fransızca eğitim alıyorduk. Ayrıca benim dönemimde, müzik ala- nında önemli başarılara imza atan Timur Selçuk ve Barış Manço gibi isimler de bulunuyordu...” Tercihimi, Lyon’daki INSA’dan yana kullandım “Meslek seçimi konusunda netleş- tirmiş olduğum bir alan bulunmu- yordu; fakat fen ve matematik ders- lerine daha yatkın olmamdan ötürü mühendis olmayı tercih etmiştim... Bu süreçte, Fransa’nın Lyon şehrinde bulunan ve ünlü bir mühendislik okulu olan INSA’da (Institut National des Sciences Appliquees) eğitimime devam ettim.” Avrupa’yı ilk defa görüyorduk “INSA bünyesinde çok farklı alan- larda eğitimler veriliyordu, bense Makine Mühendisliği Bölümü’nü tercih etmiştim. Galatasaray Lise- si’nden mezun olan üç arkadaşım da aynı dönemde benimle okula başla- mışlardı. O dönemde havayoluyla seyahat oldukça lüks bir ulaşım yön- temiydi. Bu nedenle gemiyle üç gün süren bir yolculuk ardından Marsil- ya’ya ulaşmış, sonrasındaysa demir- yolu ile Lyon’a varmıştık.” INSA yatılı bir devlet okuluydu “Okul, yatılıydı ve bir devlet okulu olması nedeniyle ücretli değildi; fakat yatak, kitap ve yemek için ücret öden- mesi gerekiyordu. Sınıf tekrarı gibi bir durum söz konusu değildi. Haziran ayının sonunda başarılı olan öğrenci- ler eğitimine devam edebiliyor, başa- rısız olan öğrencilerle de ilişik kesili- yordu. Sıkı bir eğitim hakimdi. Yoğun bir çalışma gerektiriyordu. Dolayısıyla gevşek davranmamam, işi sıkı tutmam şarttı. Ben de öyle yaparak dört sene- lik eğitim sürecinin ardından yüksek mühendis olarak mezun olmuştum. Okulda Fransızca eğitimin yanı sıra ikinci bir dil olarak İngilizce de öğre- tiliyordu, bu sayede mezun olduğu- muzda bir lisan daha öğrenmiştim...” 47 yıl... Üç evlat, dört torun... “INSA’da öğrenciyken, İsviçre’de yaz dönemi süresinde devam ede- cek bir iş bulmuştum. İyi ki bu işe girmişim... Çünkü bu sayede, eşim Doreen’le tanışma fırsatı yakala- mıştım. Doreen, Amerika’dan ailesi tarafından Fransızca öğrenmesi için İsviçre’ye gönderilmiş bir öğrenciydi. Yaz döneminde de çalışmak için İsviç- re’de kalmıştı. Tesadüfler sonucu aynı şirkette çalışırken arkadaş olmuştuk. Türkiye’ye dönüp askerlik hizme- timi tamamladıktan sonra dünya evine girmiştik. Fakat 47 yıllık evli- liğin ardından, yaklaşık bir buçuk yıl önce maalesef kendisini kaybettik... İkisi erkek, biri kız olmak üzere üç çocuğumuz, dört de torunumuz var. Oğullarımdan Gıda Mühendisi olan Kaya, şirketimizde çalışma hayatını sürdürüyor. Büyük oğlum Adana’da eşiyle birlikte tarım sektöründe faa- liyet gösteriyor. Kızımsa bugünlerde bebeklerin suyu tanımasını ve suyun içerisinde boğulmamalarını sağlayan dersler veriyor...” Askerlikte mesleğimi icra etmiştim “1967 yılında mühendis olarak mezun olduktan sonra askerlik hiz- metimi tamamlamayı arzu etmiştim. Ankara’daki Deniz Kuvvetleri Komu- tanlığı’nın İnşaat ve Emlak Daire- si’nde yedek subay mühendis olarak çalışmıştım. İki sene süren askerlik hizmetim boyunca mesleğimi icra etme ve okulda eğitimini almadığım ‘Tesisat Mühendisliği’ni öğrenme fır- satı bulmuştum...”

RkJQdWJsaXNoZXIy MTcyMTY=