Su ve Çevre Teknolojileri Dergisi 154. Sayı (Mayıs 2021)
suvecevre.com ABD’nin iklim değişikliği politikalarının yakınsaması, salgın sonrası düzelmenin ekonominin karbonsuzlaştırılmasından geçtiği konusunda görüş birliğini pekiştirdi. Türkiye’de de bu küresel duyarlılıklar karşılığını buldu. Rekor sayıda şirket iklim değişikliği ve su kıtlığı risklerini CDP platformu aracılığıyla yatırımcılara ve paydaşlarına açıkladı. Bundan sonrası için, gecikerek de olsa, Paris Anlaşması ve Yeni Yeşil Mutabakatın, Türkiye dahil tüm ülkelerin ve şirketlerin rekabet stratejilerini, yeni duyarlılıklara uyarlama ve bilime dayalı hedefler belirleme konusunda yol gösterici olmasını umuyorum” dedi. Etkinliğin ana konuşmacısı olan Birleşmiş Milletler Çevre Programı Finans Girişimi (UNEP FI) Başkanı Eric Usher ise yaptığı açıklamada "İleriye bakmak artık şirketler için birincil öncelik olmalı, çünkü bundan sonra yalnızca sizi bekleyen risk türlerini anlamanız değil; aynı zamanda faa- liyet gösterdiğiniz sektörlerdeki ve tedarik zincirlerindeki risklerinizi önceden tahmin etmeniz bekleniyor. Risklerin nerede yattığını daha iyi anlamalı ve sektörlerin nasıl deği- şeceğini anlamak için ileriye dönük risk modellemeleri ve senaryo analizleri yapmalıyız. Günümüzde değişmeyen tek şey değişimin kendisi" dedi. CDP İklim Değişikliği & Su Programı 2020 Türkiye Sonuçları Raporu’nun sonuçlarını paylaşan Sabancı Üni- versitesi Kurumsal Yönetim Forumu - CDP Türkiye Pro- jeler Yöneticisi Mirhan Köroğlu Göğüş ise Türkiye'deki tüm şirketlerin iklim değişikliğini iş stratejilerine entegre ettiklerini ifade etseler de, iklim değişikliği senaryo analizi yapan şirketlerin oranının %72’de kaldığını belirtti. “2020 sonuçlarına göre emisyon azaltım hedefleri belirlemek Türkiye’deki şirketler için standart bir iş uygulaması haline dönüşmüş durumda; fakat Paris Anlaşması'nın temelini oluşturan bilime dayalı aksiyonların hayata geçirilmesi için şirketlerin daha fazla çaba göstermesi gerekiyor” diyen Göğüş, şirketlerin suyla ilgili risk değerlendirmeleri konusunda ise şu açıklamada bulundu: “2020 raporlama- sına göre su risklerine maruz kalan şirketlerin, doğrudan operasyonları ve tedarik zincirleri dahil olmak üzere tüm şirket ve operasyonlarını kapsayan risk değerlendirmeleri yapmaları gerekli. Ancak Türkiye’de şirketlerin yalnızca %35'i bu yüksek standarda ulaşmış durumda. Dünyadaki su krizinin boyutları her geçen gün artıyor. Türkiye’de 2020 yılında raporlanan risk altındaki işlerin toplam değeri 733 milyon dolar olarak raporlandı. Ancak, yanıt veren şirket- lerin %44'ü karşılaştıkları risklerin finansal değerini henüz hesaplayamadığı için bu rakam eksik bir tahmin olabilir.” Konferansta CDP Bilime Dayalı Hedefler Direktörü Alberto Carillo Pineda, TEPAV Global İcra Direktörü Güven Sak, SU SU- SAFSU-ULTRASAFSU ARITMATEKNOLOJİLERİ Su • Atıksu • Geri Kazanım • Denizsuyu
Made with FlippingBook
RkJQdWJsaXNoZXIy MTcyMTY=