Su ve Çevre Teknolojileri Dergisi 161. Sayı (Aralık 2021)
44 Su ve Çevre Teknolojileri / Aralık 2021 D eğişkenlik gösteren atık su akışı, genellikle turistik bölgeleri de ilgilendiren bir sorundur. Atık su akışını denetlemek ve kontrol altına almak için, seviyenin ve basıncın birçok noktada ölçülmesi gerekir. Wolfgangsee-Ischl atık su temizleme tesisi “Reinhalteverband Wolfgangse- e-Ischl”, Wolfgangsee Gölündeki atık su arıtma süreçlerini optimum bir şekilde yerine getirmek için, VEGA’nın kompakt radar sensörleri VEGAPULS C 11’i kullanıyor. En güzel tatil beldesi yarışması yapılsaydı, sanırız Avus- turya’nın Salzkammergut bölgesinde yer alan Wolfgangsee en üst sıralarda yer alırdı. Tatil beldesinin bu denli gözde olmasının nedeni, bölgenin nefes kesici doğal güzelliklerinin ve gölün yüzme suyu olarak sunduğu kalitenin yanı sıra atık su tahliyesinin iyi düşünülmüş ve kurulmuş sisteminde ve verimliliğinde yatıyor. Bad Ischl ve Wolfgangsee, St. Gilgen, Strobl ve St. Wolfgang yerleşim bölgelerinin atık su sistemin- den sorumlu olan kuruluş, “Reinhalteverband Wolfgangse- e-Ischl”, yani Wolfgangsee-Ischl Atık Su Temizleme Tesisleri. Tesisin işletmesi için büyük bir zorluk ifade eden şey, atık su oluşmasında değişken miktarlar üreten çok sayıdaki turist. Bu değişkenliği sayılarla ifade etmek gerekirse: Yaklaşık 43 bin olan nüfus tesisin ortalama yıllık kapasitesini oluş- turuyor. Ancak gölün etrafında bulunan birçok kamp yeri, otel ve tatil evinin genellikle yaz aylarında oluşturduğu atık su miktarı da Bad Ischl’deki arıtma tesisine gönderiliyor. Wolfgangsee-Ischl Arıtma Tesisinde görev yapan Stefan Keil, sezona bağlı olarak farklılık gösteren atık su miktarını, “Turizmin yüksek mevsiminde tesisimize tahliye edilen ve arıtılması gereken atık su 80 bin nüfusun oluşturduğu bir miktara yükseliyor,” diyerek açıklıyor. Kendini ispat etmiş ama sürekli yenilenmiş bir sistem Bas Ischl arıtma tesisi 1988 yılında işletmeye alınmasın- dan bu yana pek değişmemiş, ama makine ve elektrik dona- nımı açısından sürekli iyileştirilmiş. Buna iki örnek vermek gerekirse: Arıtma tesisi uzun yıllardan beri enerji açısından bağımsız bir şekilde işletiliyor. Bunun için çürük gazlar ısı üre- tim santrallerinde elektriğe dönüştürülüyor. Şu anda tesiste, kendi işletimi için gerekli olandan çok daha fazla elektrik enerjisi üretilmekte. Ayrıca bu enerji fazlasına, 330 m²’lik toplam bir alana sahip olan güneş panelleri ile üretilerek satılan 50.000 kWh’den fazla ekolojik elektrik de ekleniyor. Tesis, üç hatlı tek kademeli bir aktif çamur sisteminin yanı sıra üç ön arıtma havuzu (her biri 400 m³ hacimli), ince kabarcıklı tüp havalandırmalı üç sirkülasyon havalandırma havuzu (her biri 1700 m³ hacimli) ve üç son çökeltme havu- zunu da (her biri 1900 m³ hacimli) kapsıyor. Stefan Keil, “Ama yalnızca arıtma tesisini değil, aynı zamanda gölün çevresinde ve göl basınç hatlarında yer alan yaklaşık yüz adet pompalama istasyonunun da aksamadan çalışmasını sağlamamız gerekiyor,” diyor. Burada şunun bilin- mesinde yarar var: Gölün etrafında yer alan beldelerin atık sularının büyük bir kısmı göl basınç hatlarıyla pompalanarak gölün içinden geçiriliyor. Güvenilirlik en önemli faktör Arıtma tesisinde tüm arıtma adımları, ister arıtma tesisi ister pompalama istasyonu ister göl basınç hattı olsun, hepsi birbiriyle bağlantılı. Her bir sistem ve bileşen kendisinden sonraki proses ile uyumlu, sistemin tamamı bu şekilde optimum çalışıyor. Farklı proses seviyelerine otomatikman kumanda edebilmek için hassas ölçüm verileri gereklidir. Ancak bu noktada önemli olan kriter yalnızca ölçümlerin VEGA İLE DAİMA GÜVENİLEBİLECEK ÖLÇÜM DEĞERLERİ suvecevre.com TEKNİK
Made with FlippingBook
RkJQdWJsaXNoZXIy MTcyMTY=