Su ve Çevre Teknolojileri Dergisi 167. Sayı (Haziran 2022)
40 SU VE ÇEVRE TEKNOLOJİLERİ • Haziran / 2022 KONUK YAZAR Şehirler ve Sürdürülebilir Yönetim S ürdürülebilir şehirlerin tasarlanması tek odaklı olmayıp çoklu paydaş yak- laşımının bir sonuçudur. Çevresel, ekonomik ve sosyal gerek- liliklerin lineer sistemlerden döngü- sel sistemlere geçişinin özendirilmesi yönetimin odağını oluşturmaktadır. Kaçınılmaz olarak yeni finansal cazibe merkezleri haline dönüşen şehirler birbirlerine bağlanarak teda- riğinin kesintisiz sürmesini sağlaması aslında tüketim odağında şehirleri bir merkez haline de dönüştürmektedir. Öten yandan şehirlerin temel alt yapı hizmetleri, yetersiz kaliteli ev stokları, kesintisiz ulaşım ihtiyaç- ları dahil olmak üzere demokratik yönetimler içinde finansman bularak çözüm oluşturulmasını gerekli kılıyor. Artan çevresel ve sosyal baskılar ile ekonominin merkezi haline dönüşen şehirlerin yönetimlerinde sürdürüle- bilir yönetimin uygulanması hedef olmalıdır. Şehirleşme, sürdürülebilirliğinin üç boyutu ile yakından ilişki olup top- lumsal refahın artırılması, eşitlikli ve adalet odağında hizmetin paydaşlar arasında dağılımı, cinsiyetler arası eşitliğinin sağlanabileceği ortamlar olarak şehirciliğın gelişimi içinde sürdürülebilir yaygın olarak yer bula- caktır. Kentleşme genellikle ekonomik büyüme, yoksulluğun azaltılması ve insan için olumlu bir güç olmuştur. İktisadi varlıklarını kabul ederek, sos- yal ve çevresel bağımlılık, şehirlerin ve küçük kasabaların kurdukları bağlan- tılar ve çevresindeki kırsal alanların güçlendirilerek sürdürülebilir kalkın- mayı kolaylaştırması beklenebilir. Tarım içi ve tarım dışı sektörle- rin bu alanlarda mevcudiyeti sürdü- rülebilir kalkınmanın gelişimine de hizmet edecektir( United Nations, Department of Economic and Social Affairs, Population Division (2019). World Urbanization Prospects 2018: Highlights (ST/ESA/SER.A/421).) Kentleşme karmaşık bir sosyo-e- konomik süreç olup kırsaldan kentsel yerleşimlere nüfusun mekânsal dağı- lımınıda içine alan baskın meslekler, yaşam tarzı, kültür ve davranıştaki değişiklikleri içeren bir sosyal yapıdır. 1950'den bugüne değişen dün- yada belki de değişen ve dönüştü- rülen stratejide nüfusun sadece % 30’u olan 750 milyon insan şehirlerde yaşıyordu. Şehirlerin de % 60'ı Avrupa ve Amerikan şehirlerinde yer alıyordu. Bu statüde tabii ki 8000 yıllık bir geçmişi olan Istanbul’u unutmamak gerekir. Zaman içinde ise dünyadaki 7,3 milyar insanın yarısından fazlası kentsel alanlarda yaşımaya başlamıştı. Bugün çoğu kıtalar şehir ağlarıyla birleşerek ekonominin şehirler üze- rinden döndüğü bir alana çevrildi. Cazibe merkezleri olarak şehirlerin çekicilikleri kimi zaman daha iyi bir iş ve kazanç imkanı, kimi zaman daha güvenli yaşam alanları sağlayarak kar- şımıza çıksada şehirler tüm alanları ile sürdürülebilirlik odağında iyileşeye açık ekonomik merkezler olarak var- lıklarını sürdüreceğe benziyor. Sürdürülebilirliğinin şehirlere entegrasyonunda ekonomik, eko- lojik ve sosyal kapsayıcı bir alanda şehirlerin üretim aynı zamanda bir tüketim merkezi olduklarını bilerek konumlanmaları 21 yy’un şartları- nında hizmet sağlamlarıi zorunluluğa dönüşme yolunda. Örneğin, İstanbul Belediyesi ve diğer bazı belediyeler, temel su, kanalizasyon, atık yönetimi gibi teme fonksiyonlarının yanı sıra, aynı zamanda bir ekmek üreticisi ya da içme suyunu satan ve dağıtan vb firmanın yönetimleri ile sosyal ağda hizmetlerini bütünleştirme yolunda faaliyet sağlıyorlar. 21 yy’da dönüşen kentlerdeki değişim rüzgarı içinde beşikten mezara hayat döngüsü içinde sos- yal ve çevresel sorunlarla entegre ŞAFAK ÖZSOY Jeoloji Mühendisi TULIP Sürdürülebilir Merkezi Kurucusu
Made with FlippingBook
RkJQdWJsaXNoZXIy MTcyMTY=