Su ve Çevre Teknolojileri Dergisi 167. Sayı (Haziran 2022)

42 SU VE ÇEVRE TEKNOLOJİLERİ • Haziran / 2022 büyüyen kentlerin sürdürülebilirliğe odaklanması; şehrin üretim ve tüketim kalıplarına da odaklanmasını gerekli kılıyor. Dünya genelinde küreselleşme ile köyden kente akan ve kent nüfüsü- nun hızlı artışıyla, şehirlerde birincil tüketim merkezlerine dönüştü. Hızlı tüketim beraberinde çevresel alanda tahrip ve kirlilik ile doğrudan ilişki- lenmiş sadece ulusal ekonomiler için değil küresel ölçekte de sorun olarak algılanmaktadır. Cazibe merkezlerine dönüşen 21 yy kentlerinde, kilit soru neden üreti- min şehirlerde yoğunlaştığıdır. Başta altyapı ve temel hizmetler olmak üzere, finans ve pazarlara erişim, düşük ulaşım ve işlem maliyetleri, daha iyi yaşam ve çalışma koşulları, devlet kurumlarının varlığı, diğer işletmeler ve eğitim merkezleri gibi dünyanın pek çok yerinde kentsel üretkenlik insanları ve işletmeleri kır- saldan daha üretken kılıyor. Bir üretimin ihtiyaçının yakında olması, beraberinde kümeleşmeye neden oluyor ki inovasyon, araştırma ve geliştirme, finansmana erişim ve son zamanlarda yaratıcı ekonomi faa- liyetleri bu kapsamda önemli itici güç- leri oluşturmaktadır. Böylelikle cazibe merkezlerine doğru kayış, başarılı ve rekabetçi ortamları tetikleyerek şehir- lere göçünde önünü açmaktadır. Bu trendin artacağı, 2030 ve 2050 yıl- ları projeksiyonlarında yer almakta- dır. Kısaca, istihdam ve daha yüksek ücretle kentsel pazarlar genişletiyor. Bu kendi içinde bir çıkmaz yaratsada aynı zamanda sürekli gelişen bir bir üretim modelini de yaratarak,işlet- melerin tüketime odaklanarak ağlarda yetenek ve yaratıcılığı pekiştiren dünya şehirlerine bizi taşıyacaktır. Kentsel sistemlerde, büyüme nedeniyle temel belediye hizmetleri- ninde maliyetlerin düşmesi beklene- bilir. Ancak şehirler çok büyüdükçe, KONUK YAZAR