Su ve Çevre Teknolojileri Dergisi 172. Sayı (Kasım 2022)

14 SU VE ÇEVRE TEKNOLOJİLERİ • Kasım / 2022 HABERLER Nilüfer Çayı için İşbirliği Zamanı K aynağını Uludağ’dan alarak Bursa Ovasını baştan sona geçip Marmara Denizi’ne dökülen Nilüfer Çayı’nın eskiden olduğu gibi temiz suyuna tekrar kavuşması için Bur- sa’nın ortak aklı devreye girdi. Bursa Valiliği koordinasyonunda Büyükşehir Belediyesi ile Bursa Ticaret ve Sanayi Odası’nın (BTSO) katılımıyla yapılan dar kapsamlı toplantının ardından; Nilüfer Çayı’nın içerisinden geçtiği ilçe belediye başkan ve yöneticileri, organize sanayi bölgelerinin temsilci- leri, sivil toplum kuruluşları ve bakan- lık temsilcilerinin katıldığı geniş kap- samlı toplantı düzenlendi. Toplantıda, Nilüfer Çayı tüm yönleri ile ele alındı. Atatürk Kongre ve Kültür Mer- kezi’ndeki toplantıda konuşan Bursa Valisi Yakup Canbolat, Nilüfer Çayı’nda sanayi ve diğer atıklardan dolayı çevre kirliliği yaşandığını söy- ledi. Nilüfer Çayı’nın kurtarılması için iki düşünce ortaya çıktığını ve bunların içinin teknik anlamda doldurulması gerektiğini belirten Vali Canbolat, “Birinci proje, OSB’lerden çıkan arı- tılmış suyun ‘Nilüfer Çayı yatağının altından veya kenarından götürülerek’ Marmara Denizi’ne derin deşarjının yapılmasıdır. İkinci proje ise Nilüfer Çayı’nın baraj sistemiyle korunması ve burada 12 ay boyunca su tutulması, değişik sportif ve kültürel etkinliklerin yapılabileceği havzaya kavuşturulma- sıdır. Bununla ilgili önemli araştırma yapıldı. Nilüfer Çayı’nın daha geniş katılımla ele alınması için bu toplan- tıyı düzenledik. Bu proje, ancak Bur- sa’daki şartlar konuşularak yapılabilir. Bursa için vitrin ve vizyon proje ola- cağına inanıyorum. Toplantı; Nilüfer Çayı’nın turizme, kültüre ve şehre kazandırılması adına önemli katkılar sunacaktır. Ortak karar sonrasında, fizibilite ve projelendirme çalışmaları başlatılacak. Nilüfer Çayı’yla ilgisi olan tüm tarafların destek vermesini arzu ediyoruz” dedi. Bursa Büyükşehir Belediye Baş- kanı Alinur Aktaş, şehrin son 25-30 yıldır Nilüfer Çayı’nın kirliliğini konuştuğunu dile getirdi. Şehrin doğu- sundan batı yakasına kadar geniş bir hat izleyen, şehir merkezini bölüp geçen çayın düzenlenmesi ve düzel- tilmesiyle alakalı fizibilite çalışması yapıldığını açıklayan Başkan Aktaş, sürekli konuşulan çevre kirliliği konu- sunda iş insanlarının da duyarlı dav- randığını söyledi. Gelinen noktada gerçekleri masaya yatırarak hareket edilmesi gerektiğinin altını çizen Başkan Aktaş, “Nihayetinde buna Bursa karar vere- cek. Büyükşehir Belediyesi ve BUSKİ olarak, belki de yaptığımız en yüklü yatırımlardan bir tanesi arıtma tesisle- ridir. Bu konuda toplamda 500 milyon avroluk yatırımımız söz konusudur. Nilüfer Çayı özelinde ise Bakanlığın ve iş insanlarının destekleriyle for- mül ortaya koymalıyız. Elbette büyük rakamlardan bahsediyoruz. Ama bu konuda tarihi sorumluluğumuz var. Geniş katılımlı toplantıda, güzergah içerisinde bulunan belediyelerden temsilciler, organize sanayi bölgeleri ve müstakil kuruluşlardan yetkililer olsun arzu ettik. Umarım hayırlı neti- celer çıkar” diye konuştu. Nilüfer Çayı’yla ilgili fizibilite çalışması yapan firma tarafından yapılan sunumun ardından söz alan BTSO YönetimKurulu Başkanı İbra- him Burkay da Nilüfer Çayı’nın Bursa için önemli bir konu olduğunu söyledi. Gözden kaçırılmaması gereken konu- lar da bulunduğunu ifade eden Burkay, organize sanayi bölgelerinin tama- mında kendilerine ait arıtma tesisleri- nin bulunduğunu anlattı. Bursa’daki 17 sanayi bölgesini bir araya getiren yeni bir oluşumu da başlattıklarını belirten Burkay, “Bu oluşumla yaptı- ğımız toplantının ilk gündemmaddesi, arıtılan endüstriyel atıkların tekrar geri kazanımıdır. Nilüfer Çayı’yla ilgili ciddi bir maliyet ortaya çıkarıldı. O zaman bu çalışmaya, Bursa sanayi- sinin yüzde 47’sini kapsayan plansız sanayi alanlarını da eklemeliyiz. Evsel atıkların da proje içerisinde yer alması gerekir. Şehrin doğusundaki 3 sanayi bölgesinden atıkları topluyoruz. Tek bir merkezde bu arıtmayı yapıyoruz. Projeye başladığımızda, özellikle tarım kesimi ‘mevcut kanallardan kirli suyun aktığı yönünde’ şikayetlerde bulunu- yordu. Deşarj ve kolektör hatlarımızı döşedikten sonra, sanayiden gelen tüm atığı ‘kolektör hatlarıyla toplayıp’ arıtılmış suyu yeşil çevreye ulaştırdık. Ama gördük ki bütün kanallar durdu. Yani bizim akarsu dediğimiz, akar- suyu kirletiyor dediğimiz olay, tama- men endüstriyel atıklardan oluşan deşarjdı. Yaklaşık 3-4 yıldır, bölgede tarım yapanların bizim kolektör hatla- rının belirli noktalarından su çektiğini de gördük.” şeklinde konuştu.

RkJQdWJsaXNoZXIy MTcyMTY=