Su ve Çevre Teknolojileri Dergisi 173. Sayı (Aralık 2022)

37 SU VE ÇEVRE TEKNOLOJİLERİ • Aralık / 2022 ÇEVİRİ etkilerinin büyük kısmından sorumlu. İklim değişikliğine katkıda bulunmak için çok az şey yapan en savunmasız kişiler en büyük etkileri hissediyor. Adil bir geçişi teşvik etmek ve tüm ülkelerde dayanıklılık oluşturmak için acilen daha fazla fona ihtiyacımız var" açıklamalarında bulundu. Araştırmalar, arıtılmamış atık suyun, gelişmekte olan birçok ülke- nin karşılaştığı sosyal, ekonomik ve halk sağlığı sorunlarının merkezinde yer aldığını ve küresel olarak nehir- leri, akiferleri, kıyı ekosistemlerini ve mercanları etkilediğini gösteriyor. Latin Amerika, Afrika ve Asya'daki tüm nehirlerin yaklaşık üçte biri ishal, kolera ve tifo gibi hastalıklara neden olan tehlikeli patojenlerle kirlenmiştir. Pek çok ülkede, arıtılmamış kanalizas- yon rutin olarak nehirlere veya doğ- rudan okyanusa pompalanır. Carvalho, "Gelişmiş ülkelerin de oyunlarını geliştirmeleri gerekiyor. Arıtılmamış kanalizasyonun gelişmiş ülkeler tarafından doğrudan nehirlere ve okyanusa boşaltılması, tamamen kabul edilemez bir çevre suçudur" diyor. Küresel olarak, evsel atık suyun yüzde 44'ü güvenli bir şekilde arıtıl- mıyor ve tarım ve endüstriden gelen- ler de dahil olmak üzere atık suyun tahminen yüzde 80'i arıtılmayarak hem tatlı hem de tuzlu su kütlelerini kirletiyor. Yaklaşık 3,6 milyar insan güvenli bir şekilde yönetilen sanitasyon alt- yapısından yoksundur ve en az 2 milyar insan dışkı ile kirlenmiş bir içme suyu kaynağı kullanmaktadır. Bu arada, her üç kişiden biri güvenli içme suyuna erişemiyor. Afrika özellikle risk altındadır. Bu kritik sorunların ele alınmasına yardımcı olmak için UNEP, Afrika'nın güvenli sanitasyon ve atık su yönetimine ilişkin Sürdürü- lebilir Kalkınma Hedefi (SDG) hedef- lerine yönelik ilerlemesini kıyaslamak ve ilerletmek için bir Afrika Sanitas- yon ve Atık su Atlası yayınladı. Ancak BMGenel Sekreteri Antó- nio Guterres'in Mısır'ın Şarm el-Şeyh kentinde düzenlenen BM İklim Kon- feransı'nda ( COP27 ) söylediği gibi, doğal afetlerden en çok etkilenen savunmasız ülkelerin maruz kaldığı kayıp ve hasarı telafi etmek için daha yapılması gereken çok şey var. YERALTI SUYUNA ODAKLAN 19 Kasım'a denk gelen ve BM tarafından desteklenen Dünya Tuva- let Günü, yeterli sanitasyona evrensel erişim eksikliği konusunda farkındalık yaratmak için tasarlanmıştır. Bu yıl, gün, dünyadaki sıvı tatlı suyun yüzde 99'unu ve evsel kullanım için çekilen suyun yarısını sağlayan sanitasyon ve yeraltı suyu arasındaki bağlantı- lara odaklanıyor. Gün, iklim krizinin neden olduğu aşırı hava koşullarına dayanabilecek ve yer altı su kaynakla- rını koruyabilecek sanitasyon sistem- lerine duyulan ihtiyacı vurguluyor. Birçok yerde şiddetli sel, dışkı maddesinin zehirli kimyasallar, plastik ve elektronik atıklar ve diğer kalıntı- larla karışarak yeraltı sularına sıza- bilecek ölümcül bir karışım oluştur- masına neden olur. Örneğin, Güney Afrika'da, yakın tarihli bir UNEP çalışmasına göre, küçük ölçekli çift- liklerden, çöplüklerden, mezarlıklar- dan, fabrikalardan ve resmi olmayan yerleşim yerlerinden akan su, Cape Town'un çoğunun altında yatan Cape Flats akiferine sızma riski taşıyor. Yeraltı suyu, küresel olarak önemli bir içme suyu kaynağıdır ve bir kez kirlendiğinde eski haline getirmek zor veya imkânsızdır.

RkJQdWJsaXNoZXIy MTcyMTY=