Su ve Çevre Teknolojileri Dergisi 178. Sayı (Mayıs 2023)

32 SU VE ÇEVRE TEKNOLOJİLERİ • Mayıs / 2023 mum basınç sağlanır. • Afet anında, depo ve terfi merkez- lerinde su tahliyesinin yapılabilme- sine yönelik gerekli tedbirler alınır. • İçme suyu kaynakları ve barajlar çevresinde havza denetimi yapıla- rak, bu havzalarda afetler nedeniyle içme suyunun kirlenmesine yol aça- bilecek kullanımlara izin verilmez. • Altyapı tesislerinde afet anında devreye girmek üzere yedek enerji kaynakları bulundurulur. Şubemizce, Yönetmelikte yer alan hususlara ek olarak afet hazırlık süreci- nin bir parçası olarak önerilen hususlar aşağıda yer almaktadır. • Su rezervlerinin korunması ile ilgili güvenlik önlemlerinin arttırılması • Deprem sonrası kullanım suyu için açık rezervler veya sadece kullanım amaçlı su temininde kullanılmak üzere dezenfektan malzeme(tablet klor vb.) stoku bulundurulması • Toplu yaşam alanları için gerekti- ğinde kullanılmak üzere mobil su depoları bulundurulması • Yerel yönetimlerde ve su kanal ida- releri bünyesinde yer alan araç ve ekipman parkına acil durum alt yapı hizmetleri için gerekli olabi- lecek araç ve ekipmanların dahil edilmesi Altyapı tesislerinin deprem sonrası hasar tespit, onarım ve bakım çalışma- ları devam ederken proje aşamasından imalat ve işletim aşamasına kadar yaşa- nan eksiklikler objektif olarak ortaya çıkarılmalı ve düzeltilmelidir. Alt- yapı tesisleri yürürlükteki standart ve yönetmeliklere uygun hale getirilmeli ve denetim mekanizması işletilmelidir. Kalıcı çözüm; depreme dayanıklı, esnek, daha uzun aralıklarla boru bağ- lantısına ihtiyaç duyan, zemin hareket- leri ile uyumlu v.b. avantajlara sahip boru ve malzemelerin kullanılması olacaktır. Aynı zamanda içme suyu şebekesi projelendirilirken ve inşa edilirken bölgesel vanalama sistemleri tasarlanarak, deprem anında o bölge- lerin içme suyu hatlarının bu bölgesel vanalarla kapatılarak, olası boru pat- laklarının yaratacağı zemin sıvılaşması ve enkaz altındaki canlıların boğulma riski gibi olumsuzlukların bir nebze önlenmesi sağlanabilir. Bir yandan da, toplanma merkezlerine döşenecek dep- reme dayanıklı içme suyu şebekeleri ile acil durumlarda kullanılabilecek müs- takil su temin sistemleri kurulabilir. Bu noktada kentsel altyapı yönetim- leri mevcut durum tespiti, risk analizi, acil durum planları ile ilgili süreçleri gözden geçirerek gerekli hazırlıklarını tamamlamalıdır. Kentsel Su Yönetimi Sorunları ve Çözüm Önerileri Kentlerimizde, sağlıklı ve temiz su ihtiyacının sağlanması, su kaynakla- rının korunması, kullanılmış suların arıtılması, yeniden kullanımı, tarım ve sanayi kullanımına yönelik planlama- ların, iklim değişikliği, meteorolojik ve hidrolojik faktörler, afet ve taşkın yöne- tim süreci ile birlikte bütünsel, entegre yönetimi sürecinin değerlendirilmesi ve yönetilmesi yaşamsal zorunluluktur. Nüfus artışı ile birlikte içme ve kul- lanma suyu ihtiyacının da artması mev- cut kaynakların iyi kullanılması gerek- liliğinin yanında yeni kaynakların da oluşturulmasını zorunlu kılmaktadır. Havza Koruma alanlarında yapılaşma ve madencilik faaliyetlerinin önünün açılması yerel idarenin su yönetim plan- lamasının karşısında büyük engel teşkil etmektedir. Alıcı ortama doğrudan atık su deşarjı veya yeterince arıtılmamış sula- rın deşarj edilmesi mevcut su kaynak- larının kirlenmesine yol açmaktadır. Bu noktada belediyelerin yanı sıra Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Müdürlüğü denetimlerinin de artması gerekmektedir. Şehrin büyümesine paralel olarak yeni su kaynaklarına ihtiyaç artmak- tadır. Bu noktada yerel idarenin su teminine yönelik planlamış olduğu baraj yatırımlarının önündeki bürok- ratik engellerin kaldırılması gereklidir. İzmir’in şu anki ve orta vadeli gele- cekteki en önemli su kaynağı Tahtalı Barajı’dır. İzmir’in güneyi, Tahtalı ve Çamlı Baraj Havzaları, Ürkmez ve bütünüyle yarımada bölgesi kentin en önemli, yeraltı ve yüzey suyu bakımın- dan oldukça zengin temiz su havzası konumundadır. Bu havza halen İZSU tarafından korunmaya çalışılmaktadır. Tahtalı Baraj Havzası başta olmak üzere İzmir’e su sağlayan baraj havzalarındaki koruma ve kontrol çalışmaları yoğun- laştırılarak sürdürülmeli, bu bölgenin korunmasına özel önem verilmeli, gele- cekte yararlanılması planlanan kaynak- lar şimdiden korunmaya alınmalıdır. Bölgedeki ekolojik tarım faaliyet- leri desteklenmeli ve teşvik edilmeli- dir. Doğal dengeyi bozacak, kirlenmeye neden olacak her türlü yapılaşma, sana- yileşme ve madencilik faaliyetlerinin önüne geçilmelidir. Havzadaki sana- yinin planlı şekilde dışarıya taşınması sağlanmalıdır. Bu bölge tamamen bir içme ve kullanma suyu havzası olarak değerlendirilmeli ve korunmalıdır. Güzelbahçe, Urla tarafında ortalama 300,000 kişinin içme suyunu karşılama amaçlı planlanmış Çamlı Barajının yapımı önündeki engeller kaldırılmalı, baraj havzası koruma alanında bulu- nan Efemçukuru’nda, altın madenciliği dahil diğer tüm maden işletmelerine verilmiş olan arama ruhsatları derhal iptal edilmelidir. Kamuoyunda Çeşme Turizm Pro- jesi olarak bilinen proje ise kentin su yönetimine yönelik bir tehdit olarak ortaya çıkmıştır. TMMOB İzmir İl Koordinasyon Kurulunca hazırlanan değerlendirme raporunda da yer aldığı üzere; Çeşme-Karaburun Yarımada- RAPOR

RkJQdWJsaXNoZXIy MTcyMTY=