Su ve Çevre Teknolojileri Dergisi 179. Sayı (Haziran 2023)
HABERLER ülkemiz, bir kıtanın sahip olduğu sayıda tür çeşitli- liğini barındıracak kadar zengin. 3.497’u endemik olmak üzere, 12.000’e yakın bitki türüne ev sahipliği yapan Türkiye tür zenginliğine paralel olarak, yaşam alanları yani habitat çeşitliliği açısından da Avrupa kıtasına kıyasla son derece eşsiz. Fakat Türkiye’de korunan alanların sayısı ve büyüklüğü ekosistem ve tür çeşitliliğiyle doğru orantılı değil. Korunan alanların ülke yüz ölçümüne oranı yaklaşık %8,69. Dahası, Tür- kiye’nin doğa koruma mevzuatında giderilmesi gere- ken eksikler ve yetki çatışmaları bulunuyor. Ülkemiz sahip olduğu yüksek çeşitliliğe ve korunan alanlarla ilgili son yıllardaki artışa rağmen dünya ölçeğinde biyolojik çeşitlilik ve habitat kategorisindeki sırala- mada 180 ülke arasından 178’inci sırada yer alıyor. Bu durum, ülkemizdeki biyolojik çeşitliliği korumak için çok ciddi bir çaba gösterilmesi gerektiğini ortaya koyarken 2023 yılında 16’ncısı Antalya’da yapılması planlanan BM Biyolojik Çeşitlilik Sözleşmesi Taraflar Konferansı Toplantısı bu konudaki ilk büyük adımın atılması için bir fırsat oluşturuyor” şeklinde konuştu. Korunan alanların oranı %30 seviyesine ulaştırılmalı Kaybedilen biyolojik çeşitliliğin geri kazanılabil- mesi için atılması gereken adımları sıralayan Ataç, “Fosil yakıtların kullanımından vazgeçilmeli ve yenile- bilir enerji kaynaklarının kullanımı yaygınlaştırılmalı. Arazi tahribatı engellenmeli, arazi tahribatına karşı çok sıkı koruyucu tedbirler alınmalı. Tahrip olan arazilerde restorasyon çalışmaları yürütülmeli, bu çalışmalara toplumsal katkı sağlayacak teşvikler sağlanmalı. Sür- dürülebilir ormancılık, sürdürülebilir mera yönetimi ve tarım çalışmaları yaygınlaştırılmalı. Doğal türlerle ağaçlandırma ve erozyon kontrol çalışmaları yapılmalı, denizlerde aşırı avlanma önlenmeli, türlerin kaybına neden olan bitki toplama gibi faaliyetler kontrol altına alınmalı. Tüketim alışkanlıkları değiştirilmeli, her bir tüketimin doğaya bir yük olduğu unutulmamalıdır” diyerek korunan alanların oranının Birleşmiş Millet- ler kararlarında yer alan %30 seviyesine ulaştırılması gerektiğini bir kez daha vurguladı. Ataç, “Unutulmamalı ki bugün doğada yarattığı- mız tahribat gelecek kuşakların yaşamını kısıtlayacak kötü bir miras anlamına geliyor. Bu izleri ortadan kal- dırmanın yolu her bir canlının yaşadığı doğal ortamları korumak, tahrip edilen ekosistemleri restore etmek ve gelecek kuşaklara daha yaşanabilir bir dünya bırak- maktan geçiyor” diyerek sözlerini tamamladı. n Üretilen Ultra Saf Su İletkenlik Değeri > 16 Mohm.cm <0,06 cm /cm destek@membranics.com +90 212 245 88 80 Orjin İş Merkezi Eski Büyükdere Cd. No: 27Maslak, Sarıyer - İstanbul E-CELL STACK Electro Deionization
Made with FlippingBook
RkJQdWJsaXNoZXIy MTcyMTY=