Su ve Çevre Teknolojileri Dergisi 184. Sayı (Kasım 2023)

53 SU VE ÇEVRE TEKNOLOJİLERİ • Kasım / 2023 TEKNİK 3. Kokusuz, renksiz, berrak ve içimi hoş olmalıdır. 4. Sularda fenoller, yağlar gibi suya kötü koku ve tat veren maddeler bulunmamalıdır. 5. Yeterli derecede yumuşak olmalıdır. 6. Hidrojen sülfür, demir ve mangan gibi elementleri ihtiva etmemelidir. 7. Suda sağlığa zararlı kimyasal maddeler bulunmamalıdır. Bazı kimyasal maddeler zehirli etki yapabilir; arsenik, kadmiyum, krom, selenyum, kurşun, cıva gibi. Bunun yanında baryum, nitrat, florür, radyoaktif mad- deler, amonyum, klorür gibi maddeler sınır değerlerinin üzerinde sağlığa olumsuz etkileri olan maddelerdir. 8. Nitrit, amonyak bulunmamalıdır. Bunlar, suyun organik maddelerle kirlendiğini gösterir. Nitrat ise kirlenmenin aşırı düzeylere yükseldiğini gösterir. Bu maddelerin içme suyunda bulunmaları tehlikelidir. Hele çocuklar için daha tehlikelidir. 9. Suda 200 miligramdan fazla klorür bulunması kirlenme işareti sayılabilir. 10. Flour 1 litrede, 1 miligramdan az, 2 miligramdan fazla olmamalıdır. 11. Demir 1 litrede, 1-2 miligram bulunmalıdır. 12. Suya sertlik veren en önemli maddeler kalsiyum, mag- nezyum ve klorür bileşikleridir. Akademik olarak havadan su üretmede, ikinci bir çalış- maysa: Araştırmacılar, kuru bölgelerde bile havadan içilebilir su elde etmek için güneş enerjisini kullanan çığır açıcı bir sistem geliştirdi. Massachusetts Teknoloji Enstitüsü'nden (MIT) bir ekip, cihazın, nemi bir toplama tabakasında yoğunlaş- tırmadan önce, onu havadan ayırmak için güneş enerjisini nasıl kullandığını gösterdi. Ekip sistemin, suya ve elektriğe erişimin sınırlı olduğu ücra bölgelerde pratik bir su kaynağı olabileceğini söyledi. Aynı ekip birkaç yıl önce de benzer bir cihaz tasarlamıştı fakat bazı önemli kusurları vardı. Araştır- mayı yöneten, MIT Makine Mühendisliği Bölümü Başkanı Profesör EvelynWang, önceki sistemin gerçek dünyada geniş çapta kullanım için pratik olmadığını çünkü özel malzeme- lere gerek duyduğunu ve yeterince yüksek miktarda su üret- mediğini söyledi. Profesör Wang "Küçük bir prototipinizin olması harika ama bunu daha ölçeklenebilir bir biçime nasıl sokarız?" diye sordu. Sistem, havayla cihaz arasındaki sıcaklık farkından yarar- lanarak emici bir maddenin yüzeyindeki sıvıyı biriktirme- sini sağlayarak çalışıyor. Araştırmacılar, kolayca bulunabilen materyalleri kullanarak ve verimliliği büyük ölçüde artıra- rak "yaygınlaşma ihtimali olan bir ürün" üretebildi. Cihaz ayrıca, genellikle sadece bağıl nemin %100 olduğu birkaç kıyı çölünde çalışan diğer sis ve çiy toplama sistemlerinin sınırlarını aşıyor. Diğer çöl bölgelerinde çalışan sistemler, nemin yoğun- laşacağı soğuk bir yüzey sağlamak için fazla miktarda enerji tüketen soğutma sistemine ve nem oranının en az %50 olmasına gerek duyuyor. En yeni cihazsa, %20 gibi düşük bağıl nem seviyelerinde çalışabiliyor ve aldığı güneş enerjisi dışında hiçbir harici enerji girişine gerektirmiyor. Prof. Dr. Omar Yaghi’nin semineriden veriler: (Omar Yaghi: Çöl havasından su elde etme, 2019 yılındaki sunumu) İsveç Kraliyet Bilimler Akademisi tarafından 2019 Gregori Aminoff Ödülü'nü kazanan Prof. Dr. Omar Yaghi'nin, 9-10 Mayıs 2019 tarihlerinde Stockholm Üniversitesi'nde düzen- lenen Moleküler Sınırlar Sempozyumu "Dünya Gezegeni: Bilimsel Bir Yolculuk"ta yaptığı konuşma. (https://www. youtube.com/watch?v=KOOVBKWRLxk ) SONUÇ Önümüzdeki yüzyıllar insanlık adına üç ana konu çok daha önemli olacağı aşikâr; içme ve kullanma suyu, gıda, enerj…Hızla artan nüfus, su kirliliği ve çölleşme tarafından yüksek kaliteli su kaynaklarının tüketimi, artan ihtiyacın baş- lıca nedenleri olmaktadır. Su tüketim kontrolü, korunması, dağıtımı ve depolanmasının iyileştirilmesi, arazi iyileştirme, arıtma ve yeniden kullanma, daha az su kullanan ürün vermek, yeni kaynakları kullanmaya başlamak gibi konuları Dünya Kuraklık Haritası Nemli Kuru alt nemli Yarı kurak Kurak Aşırı kurak

RkJQdWJsaXNoZXIy MTcyMTY=