Su ve Çevre Teknolojileri Dergisi 186. Sayı (Ocak 2024)

47 SU VE ÇEVRE TEKNOLOJİLERİ • Ocak / 2024 iklim etkileri ve dayanıklılık konusun- daki bilgi boşluklarını kapatmaya yöne- lik önlemleri içerir. Bu strateji, Üye Devletlerin doğaya dayalı çözümler sunmalarını teşvik etmeye ve yardımcı olmaya devam edecektir. AB, ulusla- rarası okyanus yönetimi ve gözlemiyle güçlü bir şekilde ilgilenmeye devam edecektir. 2030 AB Biyoçeşitlilik Stratejisi'nin bir parçası olarak, önerilen Doğa Resto- rasyon Yasası (NRL), AB'nin deniz eko- sistemlerinin korunması, restorasyonu ve dayanıklılığının arttırılması olan biyolojik çeşitlilik hedeflerini güçlen- dirmeyi amaçlıyor. Hem MSFD hem de NRL, deniz ortamını ve bu çevre üzerindeki baskıları birbirine bağlama konusunda güçlü mekansal unsurlara sahiptir. Ancak bunları insan faaliyet- lerinin yönetimine doğru bir şekilde bağlamak için Denizcilik Mekan- sal Planlama Direktifi ile güçlü bir entegrasyona ihtiyaç duyulacaktır. Bu, denizlerin sınırlı alanı ve kaynaklarının nerede ve nasıl kullanılacağının dikkatli bir şekilde değerlendirilmesini de içerir. Ekosistem dayanıklılığının yeniden sağlanmasına yönelik temel önlemler- den biri, deniz koruma alanlarının Avrupa denizlerinin %30'unu kap- sayacak şekilde genişletilmesidir. Bu, artık Kunming-Montreal Küresel Biyoçeşitlilik Çerçevesinde de küresel olarak kabul edilen AB Biyoçeşitlilik Stratejisinin merkezi hedefidir. AB ve 195 ülke, 2022'de Kunming-Mont- real Küresel Biyoçeşitlilik Çerçevesini kabul etti. AB'de DKA'ların genişle- tilmesi, Natura 2000 ağı kapsamında veya MSFD uygulamasının bir parçası olarak gerçekleşebilir. Ayrıca, doğanın korunması ile sür- dürülebilir kullanımı birbirine bağla- mak için, örneğin AB'nin sürdürüle- bilir ve dayanıklı balıkçılık için deniz ekosistemlerini korumaya ve onarmaya yönelik eylem planı aracılığıyla daha güçlü uygulamalara ihtiyaç vardır. Bu politikalar, Horizon Europe ara- cılığıyla finanse edilen AB araştırmaları, özellikle de 2030 yılına kadar okya- nusları ve suları iyileştirmeye yönelik AB misyonları ve iklim değişikliğine uyum ile desteklenmektedir. Önemli bir görev, DKA ağlarının tasarımına ve bireysel DKA'ların yönetimine, yal- nızca hassas ve hassas unsurlar yerine tüm habitatları ve türleri dikkate alarak daha bütünsel bir yaklaşım benimse- mek olacaktır. Küresel ısınmayı maksi- mum 1,5°C ile 2°C arasında sınırlamak için sera gazı emisyonlarının keskin bir şekilde azaltılması, deniz ekosistem- lerini daha dayanıklı hale getirecek önlemleri alabilmenin anahtarı ve ön koşuludur. Bu sayede bu ekosistemler iklim değişikliğinin kaçınılmaz etkile- rine mümkün olduğunca uyum sağla- yabilmektedir. Ayrıca, AB'nin iklim değişikliğini azaltmak için harekete geçerken bu politika önlemleri arasında sinerji sağ- lamaya yönelik çabalarını hızlandırarak okyanusların daha dayanıklı hale gel- mesi mümkün olabilir. AB eylemleri, biyolojik çeşitliliği korurken ve ona- rırken deniz alanlarının iklim değişik- liğine uyum sağlamasına olanak sağla- yabilir. Deniz alanları, karbon tutumu, gıda ve biyojenik malzeme temini, rek- reasyon ve turizm dahil olmak üzere topluma çok ihtiyaç duyulan ekosistem hizmetlerini sağlamaya devam edebilir. Öte yandan, işlerin her zamanki gibi devam etmesi senaryosu, giderek daha fazla devrilme noktası aşılacağın- dan deniz ekosistemleri üzerinde yıkıcı sonuçlar doğuracaktır. Bu senaryo, ekosistem dayanıklılı- ğında daha fazla kayıpla sonuçlanacak ve Avrupa çapındaki toplulukları daha da etkileyecektir. n ÇEVIRI

RkJQdWJsaXNoZXIy MTcyMTY=