Su ve Çevre Teknolojileri Dergisi 192. Sayı (Temmuz 2024)

53 SU VE ÇEVRE TEKNOLOJİLERİ • Temmuz / 2024 ÇEVRE geleri bu olumsuz etkilerden ciddi şekilde etkilenmektedir. Türkiye’nin su kaynakları, artan sıcaklıklar ve azalan yağışlar nedeniyle azalmış, bu da su kıtlığı ve tarımsal üretimde düşüşlere yol açmıştır. Türkiye, iklim değişikliğinin getirdiği bu sorunlarla başa çıkabilmek için çeşitli stratejiler ve eylem planları geliştirmektedir. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, iklim değişikliğine uyum sağlama ve bu etkileri azaltma konusunda önemli çalışmalar yürütmektedir. 2050 Ulusal İklim Değişikliği Stratejisi ve Eylem Planı, bu çalışmaların en önemli örneklerinden biridir. Bu plan kapsamında, yenilenebilir enerji kaynaklarının kullanımı artırılmakta, enerji verimliliği projeleri desteklenmekte ve sürdürülebilir tarım uygulamaları teşvik edilmektedir. Türkiye’nin iklim değişikliğine karşı kırılganlığını azaltmak için yapılan mevcut çalışmalardan biri de risk yönetimi stratejilerinin geliştirilmesidir. Erken uyarı sistemleri, afet yönetim planları ve adaptasyon projeleri, ülkenin iklim değişikliğine karşı daha dayanıklı hale gelmesine yardımcı olmaktadır. Ayrıca, kamuoyunun bilinçlendirilmesi ve eğitim çalışmaları da, iklim değişikliğinin etkilerinin azaltılması ve toplumun bu konuda daha duyarlı hale gelmesi açısından büyük önem taşımaktadır. 2050 Ulusal İklim Değişikliği Stratejisi ve Eylem Planı’nın Ana Hedefleri Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından hazırlanan 2050 Ulusal İklim Değişikliği Stratejisi ve Eylem Planı, Türkiye’nin iklim değişikliği ile mücadelede kararlı adımlar atmasını amaçlamaktadır. Bu kapsamlı planın ana hedefleri, küresel iklim hedeflerine uyum sağlama, sera gazı emisyonlarını azaltma, yenilenebilir enerji kaynaklarının kullanımını artırma ve sürdürülebilir kalkınmayı teşvik etme gibi önemli başlıklardan oluşmaktadır. İlk olarak, planın temel hedeflerinden biri küresel iklim hedeflerine uyum sağlamaktır. Türkiye, Paris Anlaşması gibi uluslararası iklim anlaşmalarına bağlı kalarak, 2050 yılına kadar karbon nötr bir ülke olmayı hedeflemektedir. Bu çerçevede, sera gazı emisyonlarının azaltılması büyük önem taşımaktadır. Ulusal hedefler doğrultusunda, sanayi, ulaşım ve enerji sektörlerinde çeşitli düzenlemeler yapılarak emisyonların minimize edilmesi planlanmaktadır. Yenilenebilir enerji kaynaklarının kullanımını artırmak da stratejinin başlıca hedeflerinden biridir. Türkiye’nin enerji üretiminde fosil yakıtlardan uzaklaşıp, güneş, rüzgar ve hidroelektrik gibi yenilenebilir enerji kaynaklarına yönelmesi teşvik edilmektedir. Bu doğrultuda, yenilenebilir enerji yatırımlarına verilen teşviklerin artırılması ve enerji verimliliği projelerinin desteklenmesi öngörülmektedir. Sürdürülebilir kalkınmayı teşvik etmek ise planın bir diğer kritik hedefidir. Bu kapsamda, yeşil ekonomi ve çevre dostu teknolojilerin geliştirilmesi öncelikli alanlar arasında yer almaktadır. Tarım, su yönetimi ve şehir planlaması gibi sektörlerde sürdürülebilir uygulamaların benimsenmesi teşvik edilerek, çevresel sürdürülebilirlik ve ekonomik büyüme arasında denge kurulması amaçlanmaktadır. Bu hedeflere ulaşmak için belirlenen stratejik adımlar ve politikalar, kapsamlı bir şekilde planlanmış ve uygulanabilirlikleri göz önünde bulundurularak tasarlanmıştır. Eğitim, araştırma-geliştirme faaliyetleri ve kamu-özel sektör işbirlikleri gibi alanlarda çeşitli programlar geliştirilmektedir. Bu stratejik adımların başarılı bir şekilde hayata geçirilmesi, Türkiye’nin iklim değişikliği ile mücadelede önemli bir rol oynamasını sağlayacaktır. Yerel Yönetimlerin ve Toplumun Rolü İklim değişikliği ile mücadelede yerel yönetimlerin ve toplumun rolü kritik öneme sahiptir. Yerel yönetimler, çevre politikaları ve sürdürülebilir şehir planlaması yoluyla iklim değişikliği eylem planlarının başarısında büyük bir etkiye sahiptir. Çeşitli yeşil altyapı projeleri, su yönetimi, enerji verimliliği ve atık yönetimi gibi alanlarda hayata geçirilen projeler, yerel ölçekte sera gazı emisyonlarını azaltabilir ve iklim değişikliğine karşı dayanıklılığı artırabilir. Yerel yönetimlerin çevre politikaları, sürdürülebilir şehir planlaması ve yeşil altyapı projeleri, iklim değişikliği eylem planlarının önemli bileşenleridir. Örneğin, yeşil çatılar ve dikey bahçeler gibi projeler şehirlerin karbon ayak izini azaltırken, su yönetimi projeleri su kaynaklarının daha verimli kullanılmasını sağlayabilir. Enerji verimliliğine yönelik düzenlemeler

RkJQdWJsaXNoZXIy MTcyMTY=