Su ve Çevre Teknolojileri Dergisi 194. Sayı (Eylül 2024)

48 SU VE ÇEVRE TEKNOLOJİLERİ • Eylül / 2024 edilmektedir. Su kayıpları yalnızca kamu hizmetleri ve tüketiciler için ek, gereksiz maliyetlere neden olmakla kalmayıp aynı zamanda kaynak israfı, arıtılmış su kaybı ve aşırı enerji tüketimi gibi olumsuz çevresel etkilere de neden olmaktadır. Dağıtılan her su birimi, belirli miktarda sera gazı (GHG), özellikle karbondioksit (CO2) üretimi ve emisyonuyla sonuçlanır. Su tedarik Şirketlerinin neden olduğu GHG emisyonları, elektrik Şirketlerinin kullandığı enerji kaynaklarından büyük ölçüde etkilenir. AB Üye Devletlerindeki su kayıpları ülkeden ülkeye değişmektedir. 2021 raporunda, Gelir Getirmeyen Suyun (GGS) en düşük ortalama yüzdesi; Hollanda’da, %5, Almanya’da %6, Danimarka’da %89’dır. Birçok AB ülkesinde Gelir Getirmeyen Su (GGS) daha yüksektir, örneğin; Fransa’da yaklaşık %20, Belçika’da yaklaşık %21, İspanya’da %23, Polonya’da yaklaşık %25, Slovakya’da yaklaşık %32, İtalya’da yaklaşık %41, Romanya’da yaklaşık %42, Bulgaristan’da yaklaşık %60’dir. Su kayıpları: Kuzey İtalya’da %26 - Orta İtalya’da %46 - Güney İtalya’da %45’dir. 2022 yılında İtalya’da içme suyu dağıtım şebekelerinde 3,4 milyar m3 veya yüzde 42,4 oranında içme suyu kaybolmuştur. Bu miktar yaklaşık 43,4 milyon insanın yıllık su tüketimine eşittir. İtalya’nın Montodine kentinde şebekede basınç yönetimi ile gelir getirmeyen su %30 oranında azaltılmıştır. İngiltere’de her gün yaklaşık 3.200 milyon litre su, su şebekelerindeki sızıntılar nedeniyle israf edilmektedir. Almanya’da suyun yalnızca %6’i eski boru şebekeleri, malzeme yorgunluğu, korozyon veya boru hattı basıncı sonucu patlamalar, kırık borular ve sızıntılar nedeniyle sızarken, bu rakam örneğin Bulgaristan’da %60’ye ulaşıyor. İstanbul’da günlük su tüketim miktarı 3,5 milyon m3’dür. AB ülkelerinde içme suyu şebekeleri için Gelir Getirmeyen Su (GGS) oranı Şekil 2.1’deverilmiştir. Milletlere (BM) göre, kişi başına yılda 1700 m3’ün altındaki yıllık su kaynakları seviyesi su stresine neden olur, bu da su temini güvenlik seviyesinin aşılması anlamına gelir. DSİ’nin Mart 2023’te tamamlanan havzaların su potansiyelinin belirlenmesi çalışmaları sonucunda, teknik ve ekonomik kullanılabilir yer üstü suyu potansiyeli 91,9 milyar metreküp, yer altı suyu potansiyeli de 18,6 milyar metreküp olarak kayıtlara geçerken, teknik ve ekonomik kullanılabilir su potansiyelinin ortalama yıllık 110,5 milyar metreküp olduğu tespit edilmiştir. Türkiye’nin su potansiyeli yönünden zengin bir ülke olarak değerlendirilebilmesi için kişi başına su potansiyelinin yılda 1700 m3den büyük olması gerekiyor. Türkiye’de kişi başına düşen kullanılabilir yıllık su miktarı 2000 yılında 1.652 m3, 2009 yılında 1.544 m3 , 2020 yılında ise 1.346 m3 olmuştur. 2024 yılı verilerine göre teknik ve ekonomik kullanılabilir su potansiyeli dikkate alındığında kişi başına düşen su miktarı yılda 1294 m3 seviyesinde olduğu göz önüne alındığında Türkiye’nin su potansiyeli bakımından zengin bir ülke olmadığı görülüyor. AB’deki su ve atık su sektörü, elektrik enerjisi tüketiminin yaklaşık %3,5’inden sorumludur. Su üretimi, küresel elektrik tüketiminin yaklaşık %7-8’ini oluşturmaktadır (örneğin, su temini, arıtma, pompalama, dezenfeksiyon ve bakım için). Hem suyun hem de enerjinin rasyonel kullanımı, sürdürülebilir kalkınmanın temelidir. Bu nedenle, su sektörü yönetimi için önceliklerden biri, su temin sistemlerinin yüksek enerji verimliliğidir. Su kaybı ile ilgili bir strateji geliştirmenin ilk adımı, şebeke özellikleri ve işletim uygulamaları hakkında bazı sorular sormak ve ardından stratejiyi formüle etmek için kullanılan uygun çözümleri önermek için mevcut araçları ve mekanizmaları kullanmaktır. Tipik sorular; Mevcut durum tespiti yapılıyor mu? Kaybedilen suyun hacmi ne kadar? Ne kadar su kaybediliyor? Nereden kayboluyor? Neden kayboluyor? Kayıpları azaltmak ve performansı artırmak için hangi stratejiler uygulanabilir? Stratejiyi nasıl sürdürebilir ve kazanılan başarıları nasıl sürdürebiliriz? Gelir getirmeyen su (GGS) yönetiminin tek seferlik bir faaliyet olmadığını anlamak özellikle önemlidir, bu nedenle tüm su hizmetleri birimlerinin uzun vadeli taahhüt ve katılımını gerektirir. 2. İÇME SUYU ŞEBEKE SISTEMINDE KAYIPLAR Gelir getirmeyen su, su kaynaklarının israf edilmesi ve kaybedilen paradır. AB ülkelerinde içme suyunun yaklaşık dörtte birinin (yaklaşık %23) su kayıpları nedeniyle tüketicilere ulaşmadığı tahmin Şekil 2.1. İçme Suyu Şebeke Sisteminde Yüzde Cinsinden Gelir Getirmeyen Su Oranı MAKALE

RkJQdWJsaXNoZXIy MTcyMTY=