Su ve Çevre Teknolojileri Dergisi 199. Sayı (Şubat 2025)

MAKALE teknolojisi, deniz suyundan içme ve kullanma suyu elde etmek amacıyla en yaygın kullanılan yöntemlerden biri olarak kabul edilmektedir. Ters osmoz işlemi, yüksek basınç altında deniz suyunun yarı geçirgen bir membran filtreden geçirilerek tuz ve diğer safsızlıkların uzaklaştırılmasını sağlar. Dünya yüzeyindeki suyun yaklaşık %97'sini oluşturan deniz suyunun fiziksel özellikleri; sıcaklık, tuzluluk ve atmosferik basınç gibi çevresel faktörlere bağlı olarak değişiklik göstermektedir. Deniz suyunun karakteristik özellikleri, özellikle derinlik arttıkça değişen hidrostatik basınç ile doğrudan ilişkilidir. Sıcaklık, deniz suyunun çözünürlük kapasitesini belirleyen temel bir parametredir ve bu durum, mineraller ile diğer çözünmüş elementlerin çözünme oranlarını ve miktarlarını doğrudan etkilemektedir. Deniz suyunun tuzluluk oranı, kayaçların sıcaklık farkları, kimyasal süreçler ve diğer fiziksel faktörlerin etkisiyle minerallerin çözünmesi sonucu oluşmaktadır. Açık denizlerde tuzluluk oranı genellikle %3,3 ile %3,7 arasında değişmekle birlikte, bu oran derinlik, iklimsel ve bölgesel koşullara bağlı olarak %2,8 ile %4,0 arasında değişkenlik gösterebilir. Genel olarak, deniz suyunun ortalama tuzluluk oranı %3,5 olarak kabul edilmektedir. 2.1 Deniz Suyundaki Tuz Mineralleri Deniz suyunun kimyasal bileşimi ve tuzluluğu, çeşitli çözünmüş tuz minerallerinin varlığına bağlıdır. Bu mineraller arasında şunlar yer almaktadır: • Klorür (Cl-) • Sülfat (SO4²-) • Bikarbonat (HCO3-) • Bromür (Br-) • Borat (H2BO3-) • Florür (F-) • Sodyum (Na+) • Magnezyum (Mg²+) • Kalsiyum (Ca²+) • Potasyum (K+) • Stronsiyum (Sr²+) Bu mineraller, deniz suyunun kimyasal özelliklerini belirleyerek tuzluluğuna katkıda bulunmaktadır. Her bir mineralin tuzluluğa etkisi, bölgesel ve çevresel faktörlere bağlı olarak farklılık gösterebilir.

RkJQdWJsaXNoZXIy MTcyMTY=